Image 1

Karadeniz kıyıları, kruvaziyer turizmi için büyük bir potansiyel taşıyor. Bölgenin tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve kültürel zenginlikleri turistler için eşsiz bir deneyim yaşama fırsatı yaratıyor. Ancak mevcut altyapı yetersizlikleri, modern kruvaziyer limanlarının eksikliği ve uluslararası tanıtım stratejilerindeki zayıflıklar, bu potansiyelin tam anlamıyla değerlendirilememesine neden oluyor. 8 Ocak 2025

Gemi yolculukları, insanlığın denizlerde seyahat etmeye başlamasından bu yana önemli bir ulaşım aracı olarak kullanılmaya devam ediyor. Günümüzde özellikle uluslararası yük taşımacılığında büyük bir öneme sahip olan deniz ulaşımı, dünya ticaretinin yaklaşık %80'ini oluşturuyor. Bununla birlikte, kruvaziyer gemileri yalnızca bir ulaşım aracı değil; tatil, eğlence ve konaklama deneyimini bir arada sunan bir turizm aktivitesi olarak dikkat çekiyor. Lüks donanımları ve “yüzen otel” olarak adlandırılan yapılarıyla kruvaziyer gemileri, her geçen gün daha fazla ilgi görüyor. Restoranlardan sinemalara, yüzme havuzlarından spor alanlarına kadar birçok imkân sunan bu gemiler, her şey dahil sistemleriyle tatilcileri ağırlıyor. Kruvaziyer turizmi, yalnızca tatilciler için değil; aynı zamanda ziyaret edilen limanlardaki yerel ekonomiler için de büyük bir katkı sağlıyor. Ülkemizin Karadeniz kıyısındaki limanlarında ve kentlerinde kruvaziyer turizminin potansiyelini artırmak için teknik ve işletme özelliklerinin yanı sıra şehirsel niteliklerin geliştirilmesi büyük önem taşıyor.

Kruvaziyer endüstrisi hızla büyüyor

Giresun Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi’nden Doç. Dr. İbrahim Sezer, “Karadeniz'de Alternatif Bir Turizm Önerisi: Kruvaziyer Turizm” isimli çalışmasında Karadeniz'deki kruvaziyer turizmin potansiyelini ve gelişimini inceliyor. Araştırmaya göre, geleneksel turizm türlerine kıyasla daha hızlı büyüyen kruvaziyer turizmi, yeni destinasyonlar ve modern kruvaziyer gemileriyle her geçen gün daha fazla turistin ilgisini çekiyor. Sektör; Z kuşağı için özel turlar, kadınlara yönelik kruvaziyerler, Instagram odaklı seyahatler gibi yenilikçi seçeneklerle geniş bir turist kitlesine hitap ediyor.

Kaynak: Kruvaziyer turizmine en fazla yolcu gönderen 10 ülke

Doç. Dr. İbrahim Sezer’in çalışmasına göre Türkiye, kruvaziyer turizmi açısından Karayipler’den sonra en çok rağbet gören Akdeniz Havzası'nda önemli bir destinasyon olarak dikkat çekiyor. Üç tarafı denizlerle çevrili ve 8.333 km kıyı uzunluğuna sahip olan ülkemiz, gelişen liman altyapısı ve zengin tarihi-kültürel mirasıyla kruvaziyer gemilerini ağırlıyor. Türkiye’nin bu güçlü altyapısı, Karadeniz’de kruvaziyer turlarını ağırlayabilecek potansiyele sahip limanlarla daha da pekişiyor. Bölgedeki önemli limanlar arasında Bulgaristan’ın Burgas, Nesebar, Varna; Romanya’nın Constanta; Ukrayna’nın Odessa, Sivastopol ve Yalta; Rusya Federasyonu’nun Soçi; Gürcistan’ın Batum ve Türkiye’nin Trabzon, Samsun, Sinop limanları bulunuyor

Harita: Karadeniz’deki kruvaziyer limanları ve kruvaziyer rotaları

1.701 kilometrelik Karadeniz kıyı şeridi boyunca 25 limana ev sahipliği yapan Türkiye’de; Trabzon, Sinop, Samsun, Bartın ve Amasra gibi önemli limanlar, kruvaziyer turizmi açısından dikkat çekiyor. Ancak MedCruise (Akdeniz ve çevresindeki denizlerdeki kruvaziyer limanlarını bir araya getiren bir birlik) verileri, Karadeniz limanlarının kruvaziyer turizmi potansiyelinde yeterince rekabetçi olmadığını ortaya koyuyor. 2009-2019 yılları arasında yapılan sıralamalarda, Trabzon Limanı kruvaziyer yolcu sayısında altıncı sırada yer alırken, Sinop Limanı sekizinci sırada bulunuyor. Kruvaziyer gemi sayısında ise Trabzon beşinci, Sinop yedinci sırada konumlanıyor. Ukrayna'nın Odessa ve Sivastopol limanları ile Romanya'nın Constantza ve Bulgaristan'ın Burgas limanları, Karadeniz'de Türkiye limanlarının önünde yer alıyor.

Karadeniz Araştırmaları Dergisi’nde yayımlanan çalışmada Karadeniz Bölgesi’nin tarihi yapıları, yöresel lezzetleri, geleneksel kıyafetleri, festivalleri ve eşsiz doğa manzaralarıyla bölgenin cazip bir lokasyon olarak öne çıktığı belirtiliyor. Özellikle Sümela Manastırı gibi dikkat çeken tarihi yapılar, bölgenin tanıtımına büyük katkı sağlıyor. Mayıs ve ekim ayları arasında etkili olan ılıman iklim, Karadeniz’i kruvaziyer turları için ideal bir rota haline getiriyor. Trabzon ve Samsun gibi şehirler, turizm altyapısında yaşanan gelişmelerle kruvaziyer turizmi için güçlü bir zemin oluşturuyor.

Ancak Karadeniz kıyılarındaki kruvaziyer turizmi altyapısının yetersizliği, bu potansiyelin tam olarak değerlendirilememesine neden oluyor. Büyük kruvaziyer gemilerini ağırlayacak donanım eksikliği, turistlerin konaklama, yeme-içme ve alışveriş ihtiyaçlarını karşılayacak tesislerin sınırlı olması gibi sorunlar, bölgedeki turizm gelişimini olumsuz etkiliyor. Aynı zamanda, bölgenin tanıtımı yetersiz kalırken mevcut limanların çoğu yük taşımacılığına yönelik çalışıyor. Bu durum, yolcu ve yük gemilerinin aynı limanlarda yer almasına ve turistler için rahatsızlık yaratabilecek görüntü ve gürültü kirliliğine neden oluyor.

Ayrıca bölgedeki siyasi ve askeri krizler, bu alandaki yatırımları tehdit edebilecek riskler taşıyor. Fırtınalı deniz koşulları zaman zaman gemilere zorluk yaratırken, devlet desteğinin yetersizliği, sektördeki gelişimi sınırlıyor. Akdeniz Havzası’nda en az kruvaziyer turunun düzenlendiği bölge olarak bilinen Karadeniz, uluslararası tanıtım ve altyapı yatırımlarına olan ihtiyacını bir kez daha ortaya koyuyor.

Galataport’un devreye girmesi ve Trabzon Limanı’nın uluslararası kruvaziyer ağına dahil edilmesi, Karadeniz’in kruvaziyer turizmi açısından taşıdığı büyük potansiyeli gözler önüne seriyor. Yeni havalimanı yatırımlarıyla bölge daha ulaşılabilir hale gelirken, Trabzon, Samsun ve Sinop gibi şehirlerde özel kruvaziyer limanlarının yapılması için planlamalar sürüyor. Ayrıca, Rusya-Ukrayna krizinin etkisiyle kuzeydeki limanlara yönlenemeyen kruvaziyer turlarının Türkiye limanlarına kayma ihtimali, Karadeniz için önemli bir avantaj sunuyor.

Ancak bu avantajın tam anlamıyla değerlendirilebilmesi için altyapı eksikliklerinin giderilmesi gerekiyor. Trabzon, Samsun, Sinop ve Amasra limanlarının modernize edilmesi gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. İbrahim Sezer, Medcruise gibi uluslararası birliklere üyeliklerin artırılmasının ve bölgedeki turizm aktörleriyle iş birliği yapılmasının önemine vurgu yapıyor. Sezer, ayrıca bölgeye özgü tur paketlerinin geliştirilmesi ve ulaşım imkanlarının iyileştirilmesiyle Karadeniz’in kruvaziyer turizminde daha cazip bir destinasyon haline gelebileceğini belirtiyor.

Çalışmada, bölgenin uluslararası tanıtım stratejilerinin güçlendirilmesi gerektiği ifade edilirken, atılacak bu adımların Karadeniz’i sadece kruvaziyer turizmiyle sınırlı kalmaksızın genel turizm gelirlerini de artırabileceği vurgulanıyor. Kruvaziyer turizmine yönelik kapsamlı bir stratejinin, Karadeniz’in uluslararası bilinirliğini güçlendirebileceği ve Türkiye’nin bu sektördeki konumunu sağlamlaştırabileceği öngörülüyor.

#kruvaziyerturizim #Karadeniz #karadenizlimanlari